2013 ~ Meraklı Rakun

Merhaba!

Meraklı Rakun yayın hayatına başladı. Merak ettiğimiz şeyleri sizlerle paylaşmaya başlıyoruz, paylaştıkça büyümeyi umuyoruz.

Evdeki Spor Salonu

Sağlıklı yaşamak için spor salonlarına gitmenize gerek yok!

Türkiyede Magic the Gathering

İnceleme ve Sorunlar bu başlıkta.

Kickstarter

Projeniz için desteğemi ihtiyacınız var?

Sağlıklı Ses için Vokal İpuçları

Sesinize olan sevginizi nasıl gösterebilirsiniz?

15 Ekim 2013 Salı

Pearl Jam 2013 Albümü - Lightning Bolt

Daha önce burada ön incelemesini yapmıştım albümün, buradan okuyabilirsiniz. Sonunda satın alabildim albümü.

Albümün temposu genelde yüksek ilerlemiş 4 adet yavaş akustik ballad tadında şarkı var ki beni oldukça tatmin etti. Daha önceki albümlere baktığımızda bu durum Pearl Jam adına bir yenilik ki böyle olmasını bekliyorum yaşlar ilerledikçe tarz biraz yumuşuyor. Fakat şarkıların stili, kullanılan tonlar, motifler Pearl Jam karakteristiğini kaydetmemiş.

Dikkatimi çeken diğer bir durumda Eddie Vedder'ın vokal stili. Ses rengi zaten eşi bulunamayacak biri, eski albümlerinde sesini çok daha güçlü, sert kullanıyordu. Bu albümde ise Into the Wild Soundtracklerinde ve Ukulele Songs albümünde kullandığı yumuşak naif sesini kullanmış, vokal şarkının içine daha gömülmüş hissettiriyor kendini. Zaten konserlerindede bunu yapıyordu daha az hareket daha fazla duygu vardı, şahsen benim hoşuma giden bir durum.( Demek değil ki hep yumuşak bazı şarkılarda çok güçlü kullanılmış sesi özellikle albümün adını aldığı Lightning Bolt şarkısında bir metal solisti gibi kullanmış sesini. )

Sonuç olarak beklediğime değdi albüm zevkle dinliyorum, tavsiye ederim. Daha önce Tracklisti vermiştim, yine vereyim okurken karşınızda olsun.

1. "Getaway"  

2. "Mind Your Manners"  

3. "My Father's Son"  

4. "Sirens"  

5. "Lightning Bolt"  

6. "Infallible"  

7. "Pendulum"  

8. "Swallowed Whole"  

9. "Let the Records Play"  

10. "Sleeping By Myself"  

11. "Yellow Moon"  

12. "Future Days"  



12 Ekim 2013 Cumartesi

Duman 2013 Albümü - Darma Duman


Site henüz yeni olduğu için yeni albümleri çıktığı anda efektif olarak inceleyemiyorum fakat bu durum yavaş yavaş düzelecektir. Neyse efenim incelemeye küçük bir Vikipedia alıntısıyla başlamak istiyorum.

Darmaduman, Duman grubunun 12 Eylül 2013'te çıkarttıkları müzik albümüdür. "Yürek", "Gözleri Kanlı" adlı şarkılarının söz ve müziği Ari Barokas'a, "Akıbet", "Öyle Dertli" adlı şarkılarının söz ve müziği Batuhan Mutlugil'e," Sınana Sınana" adlı şarkılarının söz ve müziği Cengiz Baysal'a, diğer şarkıların söz ve müzikleri Kaan Tangöze'ye aittir.

Öncelikle söylemem gerek ki Duman her zamanki Duman. Sound ve tarz açısından hiçbir değişiklik, farklı deneme veya şaka yok. Standart Duman albümü stilinde bir albüm olmuş yani. Fakat önceki albümlerle kıyaslar isek albümün temposu daha düşük, düşük tempolu şarkıların sayısı eski albümlere bakıldığında oldukça fazla. Ki bu şarkılar çok tatlı olmuş, grunge olmasına rağmen türkü havasında şarkılar mevcut albümde. Bildiğiniz gibi son zamanlardaki gezi olayları adına yapılmış "Eyvallah" bu albümün 2. şarkısı olarak dinlemeye sunulmuş, beni oradan çok güzel yakalamış durumda. Ha birde final şarkısı olan Sınana Sınana isimli şarkı inanılmaz blues ögeleri içeriyor, çok hoş olmuş. Tekrar önceki albümler ile karşılaştırırsak bu albüm daha bir ilgi çekici hale gelmiş.

Inanıyorum ki albümde bulunan bir çok tatlı ve akılda kalıcı melodi Duman hayranlarını ve diğer insanları çok güzel bir biçimde yakalayacak.

Tracklist:
  1. "Seviyorsan İnanıyorsan"
  2. "Eyvallah"
  3. "Deli"
  4. "Yürek"
  5. "Köpekler"
  6. "Akıbet"
  7. "Saldır"
  8. "Kolay Değildir"
  9. "Gönül İster"
  10. "Gözleri Kanlı"
  11. "Öyle Dertli"
  12. "Melankoli"
  13. "Sınana Sınana"

8 Ekim 2013 Salı

Edgar Allan Poe - Şiirler


" Bu kitabı, düşlerin tek gerçeklik olduğuna inananlara adıyorum. "
                                                                                                              Edgar Allan Poe

Bu kitabı bir süredir evire çevire okuyorum. Bütün şiirleri diye almama rağmen bütün şiirleri yok fakat çok güzel bir koleksiyon kitabı. Özellikle kapağı beni etkiledi, kullanılan renkler çok iyi görünüyor. Gerçekten güzel bir derleme kitap iyi kısa şiirleri ve hikaye tadında şiirleri mevcut. Kitapta şiirlerin ingilizce ve çeviri versiyonları yanyana konulmuş ve çeviriler oldukça başarılı. Fakat ingilizce okuyup o melodiyi hissetmek mükemmel bir his.


Vikiye başvurup biraz Edgar Allan Poe dan bahsetmek gerekirse.
Edgar Allan Poe (d. 19 Ocak 1809 - ö. 7 Ekim 1849), ABD'li şair, kısa öykü yazarı, editör ve edebiyat eleştirmeni.
Amerikan gotik edebiyatın öncülerinden biridir. ABD'nin ilk kısa hikâye yazarlarından olan Poe modern anlamda korku, gerilim ve polisiye türlerinin de öncüsüdür.

Ki biliyormusunuz bilmiyorum Yeni Türkünün Yağmurun Elleri şarkısı bir Edgar Allan Poe şiiridir.






Kitaptan bir şiir paylaşıp yazımı bitiriyorum.


FROM childhoods hour I have not been                        
As others were; I have not seen                                     
As others saw; I could not bring                                    
My passions from a common spring.                             
From the same source I have not taken                          
My sorrow; I could not awaken                                      

My heart to joy at the same tone;
And all I loved, I loved alone.
Then- in my childhood, in the dawn
From every depth of good and ill
The mystery which binds me still:
From the torrent, or the fountain,
From the red cliff of the mountain
Fron the sun that round me rolled
In its autumn tint of gold,
From the lightning in the sky
As it passed me flying by,
From the Thunder and the storm,
And the cloud that took the form
(When the rest of Heaven was blue)
Of a demon in my view.


Şair diyor ki:

Başkaları gibi değildim çocukluktan beri,
Görmedim başkalarının gördüğü gibi-
Ortak bir pınardan almadım tutkularımı,
Aynı kaynaktan almadım kederimi.
Uyandıramadım yüreğimi sevince aynı seste
Ve sevdiğim herşeyi yalnız sevdim.
Sonra çocukluğumda kasırgalı
Bir yaşamın şafağında iyinin ve
Kötünün her türlü derinliğinden
Çekildi hala bağlayan gizem beni.
Selden ya da kaynaktan-
Kızıl uçurumundan dağın,
Güneşten, Ağustosun altın rengiyle
Çevremde dönen--
Gökteki şimşekten uçarak
Beni Geçerken-
Gökgürültüsünden, fırtınadan
Ve o buluttan
-Maviyken göğün kalan kısmı-
Gözümde bir şeytanın şekline giren.

4 Ekim 2013 Cuma

Gitar Metodlarına Göz Atalım - Bölüm 2: Bora Uslusoy Solo Gitar Metodu

Yazılmış sayılı iyi türkçe gitar metodlarından biri olan bu kitaptan bahsedelim birazda. Öncelikle yine yazardan bahsetmek istiyorum.

Bora Uslusoy, 1972 yılında İstanbul'da doğdu. Orta okul ve liseyi Özel Tarhan Koleji'nde okudu. 1990 yılında İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi'ne girdi. Okulda tanıştığı Nev'in teşvikiyle gitar çalışmalarına ağırlık verdi. Kısa süre sonra öğrenci kahvelerinde gitar çalıp şarkı söylemeye başladı. 1993-1996 yıllarında ilk grubu Pandora ile Caravan, Hayal Kahvesi, Kemancı gibi klüplerde sahne aldı. Bu grupla MTV News'ta yer aldılar. 1995-1996 döneminde yayınlanan Hit Sound ve Soundmag dergilerinde editör olarak görev aldı ve 'gitar yazıları' yazdı.1996'da Musicians' Institute London, Guitar Institute of Technology (GIT)'ye girmeye hak kazandı. Dünya çapında bir üne sahip bu müzik okulunda solo ve ritm gitar, armoni, şarkı yazarlığı ve benzeri konularında çalışmalar yaptı. Evet bu sefer kopyala yapıştır yaptım, eğer kendi fikrimi söylemem gerekirse Türkiyede müzik yapan sevdiğim gitaristlerden ki bu konuda seçiciyimdir. Ve eğitmen olarak yaptığı çalışmalarda hoşuma gitmekte, ne kadar paylaşırsan o kadar güçlenirsin tahminimce oda bilgilerini olduğunca paylaşmaya çalışıyor.

Neyse efenim kitaba geçelim. Öncelikle bahsetmek istediğim kitabın önünde yazan elektrik, akustik ve klasik gitar için.. ibaresi. Bunu görüp direk geçmemek gerekiyor burda bahsedilen kitabın tek bir tarz üzerine yazılmamış olduğu buda demek oluyor ki eğer Rock / Metal gitarda ustalaşmak istiyorsanız sizin riff/lick haznenize inciler katabilecek bir kitap değil veya tekniğinizi kusursuzlaştırabilecek bir kitap değil, tabi ki bu benim şahsi fikrim. Fakat temeli yerleştirmek için tekniklerin mantıklarını anlayabilmek ve uygulayarak pekiştirmek için mükemmel bir kitap. Aşırı sade, anlaşılması çok kolay bir metod. Tekrar söylüyorum ama egzersizlerin eğitici olduğuna eminim test edilmiştir. İçeriğinden bahsetmek gerekirse. Sol sağ el koordinasyon sağlama çalışmalarıyla başlıyor kitap, alternate picking, hammer-on pull-off, kromatik egzersizler, temel diziler, dizileri oturtmak için kullanacağımız sequence ler, tremolo çalışmaları, pentatonik dizi uygulamaları, bending, sweep pickingde işimize yarayacak olan matris etüdü, parmak açma çalışmaları, modlar ve speed picking (  sweep picking veya shredding ile karıştırmayın hızlı penalama sadece bu. ) çalışmalarıyla devam ediyor. Üst seviye bir kitap değil kesinlikle temel gitar duruşlarını öğrenip biraz fikir sahibi olunduğunda gitar hakkında direk başlanılabilecek bir kitap bu.

Son olarak kitabın sonunda bir armoni bölümü var ki benim en beğendiğim tarafı kitabın, en çok işime yarayan yeri. Çok kolay ve tatlı bir biçimde dizilerin kurulma prensibiyle başlamış ve çoğu akor türünün nasıl kurulacağını anlatıp formüllerini vermiş Bora bey. Açıkçası armoniye giriş yaparken bir çok klasik armoni kitabında boğuluyordum algılamak çok zordu ki kafam karışmıştı çıkamıyordum işin içinden sonra kitabın arkasında ki bu kısmı keşfettim ve dizi akor prensiplerini bu kitaptan öğrendim o yüzden teşekkürler!

28 Eylül 2013 Cumartesi

Evdeki Spor Salonu - Bölüm 4: Lesmills Combat






Evimizde uygulayabileceğimiz spor programlarından bir tanesi olan Les Mills Combat (LMC) yağ yakmayı amaçlayan ve kondisyonunuzu geliştirirmek için dövüş sanatları tekniklerini harmanlayan bir program. Zorluk olarak 3 seviyeden oluşan LMC yeni başlayanlar için uygulaması güzel ve zevkli.

LMC' ye başlamadan önce The Basics videosunu izlerseniz eğitim esnasında kombine edilen hareketlere kolay ayak uydurabilir ve antremanlardan daha çok verim alabilirsiniz.


Gitar Metodlarına Göz Atalım - Bölüm 1: Troy Stetina Heavy Metal Rhythm Guitar Vol 1


Küçük küçük herkese yararlı olabilecek gitar metodlarından bahsetmeye başlayacağım. Şuan incelediğim ve uyguladığım metod kitapları arasında en etkili olanları hep Troy Stetina'nın elinden çıkmış olanlar oldu. Zaten metal veya rock gitar öğrenmek isteyen herkesin 1-2 denemeden sonra aldığı kitap bu kitaptır. Oldukça zekice ve kafa karıştırmayan metodlar yavaş yavaş hepsinden bahsedeceğim. Bu arada Troy Stetinanın yazdığı metodlar birbirinden bağımsız değil, karışık çalışılabilmesine rağmen kitaplar arasında hiyerarşik bir durum var. İlk çalışmanız gereken kitap Heavy Metal Rhythm Guitar Vol 1 bu yüzden.

Kitapla ilgili konuşmadan önce yazardan bahsetmek istiyorum. Troy Stetina 1963 doğumlu  Amerikada yaşayan, rock/metal gitar üzerine çalışmış bir virtüöz. Second Soul, Dimension X, Exottica, Set the World on Fire gibi gruplarda çalmış ve solo çalışmaları var. Bu konuda pek şansı tutmamış olacak ki çok fazla bilinmiyor albümleri. Ününü yazdığı metodlar ve eğitmenliğiyle kazandı. Tabi ki küçümserseniz bu kelimelerden sonra tekniğini ve çalış stilini görünce kendinize kızarsınız.


 Kitaptan bahsetmek gerekirse, index kısmını tarattım koydum kenara. İsmindende anlayacağınız üzere kitap ilgili müzik türünde armoni kısmını nasıl oluşturacağınız hakkında fikirler verip, teknikleri öğretiyor. Power akorlar, bunların kullanımı, power slide, ritmik düşünme, palm muting, left hand muting, aksan katma, akor basarken vibratoyla yapılan havalı hareketler, bol bol diad ve triad bilgisi, arpej, bending, ritm çalarken süsleyebileceğimiz hammer on ve pull off fikirleri ve birkaç dizi üzerine alıştırmalar kitabımızın içeriğini oluşturuyor. Hepsi zorluk sırasına göre sıralanmış. Kitapta sağlam temelin üzerine tekniği oturtma mantığı var.



Tüm bu güzelliklerden yararlanmak için çok fazla olmasada gitar bilgisine sahip olmanız gerekiyor. Her bölümün başında güzel bir şekilde çalışılcak teknik anlatılıyor, güzel örnekler veriliyor olsada yeni başlamış bir gitarist adayının algılayabileceği gibi şeyler değil. Direk bu kitaba dalarsanız bahsettiğim temelin üzerine tekniği oturtma olayı başarılı olmaz ve hayal kırıklığı yaratır. Bir kaç ipucu vermem gerekirse, ingilizceniz yeterli değilse bile yazıları anlamaya çalışın. Çünkü o yazılarda tekniğin inceliklerinden bahsediliyor. Egzersiz yaparken metronom kullanın ve metodun yanında gelen Cd deki ses dosyalarını kesinlikle dinleyin, sizin çalışınızın o ses dosyalarındaki çalışa benzemesi hatta aynı olması gerekiyor. Mümkün olduğunca irdeleyerek ilerleyin, gerekiyorsa yarım saat tek bir egzersizi uygulayın fakat burda ki can alıcı nokta gerçekten ihtiyacınız olduğuna emin olmanız eğer kusursuz değil iyi çalıyor ve sıkılmaya başladıysanız geçin. Başarısız olursanız moral bozmayın sakın peşini bırakmayın. Kas hafızasını eğitmek zordur. Güzel yanını saatlerce çalışıp beceremediğiniz bir alıştırmayı ertesi gün daha rahat çalmaya veya öğrenmeye başladığınızda ortaya çıkacak.

27 Eylül 2013 Cuma

Songsterr Nasıl Bir Sitedir?


Songsterr.com oldukça işlevsel bir site müzisyenler için. Özellikle gitar çalan kişiler şarkıları öğrenmek için Guitar Pro nun ne kadar etkili bir yol olduğunu bilir. Ki ilk keşfettiğimde benide çok etkilemişti. Tablar ayrıntılı şekilde gösteren aynı zamanda ritmi gösteren bir program. Durdurup, yavaşlatıp ilerletip araya kendimiz notalar ekleyebiliyoduk. Sadece gitar için değil diğer enstruman tablarınıda bulabiliyorduk. Tabi bir problem vardı, Guitar Pro tablarının öyle heryerde kalitelisini bulmak pek zordu. Rate sistemi bozuk anlayacağınız. Geçmiş zaman kullanıyordum yazımda şu an vazgeçtim havalı olur diye düşünmüştüm sıkıcı oldu. Evet, rate sistemi bozuk Guitar Pro tablarını yayınlayan sitelerin. Bu sebeple şarkıyı iyice bilerek ve müzik bilgisine sahip olarak bütün tabı inceleyip en iyisini bulmak gerekiyordu çalışmamızım hatalı olmaması için. Songsterr da bu problem olabildiğince çözülmüş. Kaliteli tablar sitede kalıyor, hatalılar yok ediliyor. Böylece zaman kazanmış oluyoruz.

Yanda görüldüğü gibi sistem Guitar Pro ile aynı. Çalışmak istediğimiz enstrumanı seçip tabların dökümünü görebiliyoruz. İstediğimiz enstrumanı susturup onun yerine biz çalabiliyoruz. Ücretsiz bir şekilde aradığımız çoğu şarkının tabına ulaşma imkanımız var. İşin kötü yanı bu kadar güzel ücretsiz içeriğe ve hareket imkanına rağmen birde Songsterr Plus adı altında ücretli üyelik sistemi var. Sadece ayda 9.90 USD veren kişiler Tam Ekran Yapma, Metronom Değiştirme, Print, Zoom, Volüm Ayarı gibi özellikleri kullanabiliyor. Bir kaç ıvır zıvır daha getirisi var etraftaki reklamları kaldırma gibi.

Neyse efenim bizde büyütmeden çalarız ekranı. Sitenin bir güzel yanı daha var. Guitar Pro tablarında türkçe şarkıları bulmak çok büyük bir problem, problem demek az kalır yok etrafta hiç. Yazıp yazıp arkadaşlarıma elden vermişliğim vardır, paylaşmak cidden aklımın ucundan geçmemişti heralde herkes aynı kafada. Fakat Songsterr da birçok türkçe parçaya erişebiliyoruz, aktif türk paylaşımcılarda var yani. Tabi yine sayı kısıtlı, az duyulmuş parçaların tablarına denk gelmek çok büyük şans işi. Ayrıca bitirmeden sitenin Android ve iOS uyumlu uygulamalarıda var, dayanamadım satın aldım hiç pişman değilim. Arayüzü çok hoş, kullanımı çok rahat. Sokakta hiç bilmediğim bir parçayı öğrenip, çalıp hava atabiliyorum yani.

Tek Korkmak İstemeyenler İçin Faceless Geliyor

Son zamanlarda Amnesia serisinin başlattığı yeni bir korku oyunu furyasının olduğunun farkındasınızdır sanırım. Ben şahsen çok Amnesia gibi oyunları uzun süreli oynayacak kadar cesur değilim ama bu tarz oyunları hep co-op ve yine korkutacak biçimde oynamak istemişimdir.


Faceless ile karşılaşmam beni gerçekten heyecanlandırdı. Hem arkadaşlarımla oynamak istediğim hem aslında pek oynamak istemediğim bir oyun gibi göründü gözüme. Böyle söylüyorum çünkü oyunun Co-Op ve Multiplayer modları bulunuyor ve anlatılanlara göre oldukça eğlenceli olacağa benziyor.

Oyun hakkındaki bilgilerden birazcık daha bahsersem:
Faceless oyunu oynaması tamamen ücretsiz (f2p), çok oyunculu bir hayatta kalma-korku oyunu. Oyunda amacımız ise çevremizde var olan gizemli oyuncak bebekleri toplamamız ve peşimizde gezinen 'varlık' tarafından öldürülmemeye çalışmamız oluyor. 

Oyuncuların bebekleri toplayabilmesi için koordine bir biçimde hareket etmeleri gerekiyor ki bu hayatta kalmaları için şanslarını daha arttırıyor. Oyunun içeriğinde silahlar bulunmuyor, tek silahımız iç güdülerimiz.


Bu kadar beraber gezecek isek ne anladık bu işten? Onu da düşünmüşler bir nebze aslında, oyunda çoklu oyunculuğu zorlaştıracak bazı özellikler eklenmiş:

-Eğer ölüyseniz kimseyle konuşamıyorsunuz. Zaten konuşsanız bile serbest kamera modu gibi bir mod yok, arkadaşlarınızın gözüyle görüyorsunuz. Bu da onlara bilgi vererek işlerini kolaylaştırmanızı önlüyor.

-Oyuncular oyuna başlarken birbirlerinden ayrı şekilde haritaya dağıtılarak başlıyor. Yani her gördüğünüze "Karşimmm!" diye koşmayın.

-Sesli iletişim sadece bölgesel olarak iş görüyor. Yani eğer başka bir oyuncu sizden uzaksa sesi de uzaklardan gelecek. Korkutucu değil mi? (Biri Skype dedi orada ben duydum!)

-Oyuncu sayısı bir ile dört arasında.

-Oyuncular kendi haritalarını tasarlayabilecekler ve oyun bunu destekleyecek.

Oyunun içinde farklı modlarda var, mesela bunları özetle açıklarsam:


Bebek Mod: Oyuncak bebekleri topladığımız oyun modu bu, yani oyunun resmi modu. Oyuncular bebekleri arayacaklar ve 'Varlık' onları ararken ölmemeye çalışacaklar.

Karşılıklı Mod: Bir-Dört kişilik oyuncu gurubu bebekleri ararken içlerinden birisi 'Varlık' olarak onlara zor anlar yaşatacak. Yeteneği ise sadece oyuncuların arkalarına ışınlanabilmekken oyuncular bebeklerin %75'ini topladıklarında hareket edebilme yeteneği kazanacak.

Kaçış Mod: Bu modda yapmamız gereken görevlerimiz yok bu mod içinde sadece kaçıyoruz canımızı kurtarabilmek için.

Özetlersek bayağı korkunç anlar yaşatırken çokta eğlenebileceğimiz bir oyun olacağa benziyor Faceless. Şu an yapım aşamasında olduğu için birazcık daha sabretmemiz gerekli ama o zamana kadar fragmanıyla yetinmelisiniz.


25 Eylül 2013 Çarşamba

S.H.I.E.L.D. Ajanları Sahada

Uzun zamandır beklenen Marvel's Agents of S.H.I.E.L.D. dizisi sonunda başladı.


Marvel denince hemen akıllara Örümcek Adam, Hulk, Wolverine, Demir Adam gibi süper kahramanlar geliyor değil mi? Bu sefer işler biraz farklı. Süper kahramanlar ortalıkta görünmediği zaman insanları tehlikelerden koruyan gizli bir kuruluş olan S.H.I.E.L.D.'ın etrafında dönüyor bu sefer olaylar.

Dizi, 'The Avengers' filminde bir süre sonrasında başlıyor. Kahramanlar istilayı durdurduktan sonra (ve dönerleri hüplettikten) ortadaki pislikler temizlenmiş ve S.H.I.E.L.D. kuruluşu süper güçleri olan kişileri ve bir çok olayı örtbas etme görevine başlamışlar.



İnsanlığın henüz hazır olmadığı gerçekleri muhafaza etmek ve tehditleri durdurmak onların görevi. Süper güçleri olmasa bile başlarında Rıza Baba gibi Ajan Coulson var. (The Avengers'da ölmemiş miydi?)



Dizi bana izlediğimde biraz Leverage dizisini anımsattı, tek farkı sanırım ilandan müşteri gelmeyecektir bu sefer. Ama her karakterin kendi becerileri ile olayı çözmeleri ve Ajan Coulson'ın Rıza Baba ile Nathan Ford arasında gidip gelmesi bayağı hoş göründü. Umarım dizinin iyi bir geleceği olur ve fantastik şeyler görmeye devam ederiz.

24 Eylül 2013 Salı

Pearl Jam Albüm Çıkmadan Incelemesi - Lightning Bolt


Pearl Jam yeni bir albüm yayınlamak üzere. Yaklaşık 20 gün kaldı. Bir Pearl Jam hayranı için oldukça heycanlandırıcı bir haber, uzun bir ara vermişlerdi, Eddie Vedder'ın solo konserleri ve Ukulele Songs adlı albümünün ardından dağıldıklarını bile düşünmüştüm. İyiki dağılmamışlar.

Albüm Monkeywrench Records/Republic Records da kaydedilmiş. Universal Music yayınlıyor. Şarkıları 2 yıl önce tamamlamışlar gerçi ama şimdi çıkarcaz demişler, heycan olmuş bizede güzel. Şarkılar yine aynı çizgide olacak gibi görünüyor ama biraz karanlık bir atmosfer kullandıkları söyleniyor. Merakla bekliyoruz yani

PearlJam.com adresine birde sayaç koymuşlar iyice heycanlı olsun diye arada bakıp alayımda dinleyeyim buraya yorumlarımı yapayım diyorum. Bu arada albümün Pre-Order şeklindeki ön satışları başlamış Amazon'da. Dayanamıyosanız preorder yapın aklınızdan çıksın !
 Şarkı listesinden bahsetmek gerekirse:

1. "Getaway"  
2. "Mind Your Manners"  

3. "My Father's Son"  

4. "Sirens"  

5. "Lightning Bolt"  
6. "Infallible"  
7. "Pendulum"  
8. "Swallowed Whole"  
9. "Let the Records Play"  
10. "Sleeping By Myself"  
11. "Yellow Moon"  
12. "Future Days"  



21 Eylül 2013 Cumartesi

Tequatl Geri Döndü!

Eğer Guild Wars 2 oyuncusu değilseniz size durumu şu şekilde açıklayabilirim: Oyun içerisinde açık dünyada belirli zaman aralıklarında bosslar saldırıda bulunuyor ve bu yazı o bosslarla ve yeni yama notları ile ilgilidir.

Tequatl uğradığı ağır yenilgilerin üzerine denizin dibinde dinlenmelere çekilmiş ve süpriz gibi bir girişle tekrar ortaya çıktı son yamada.

Oyuncular için büyük bir şok oldu çünkü 15 dakika süre içinde canavara en ufak bir çizik bile atamamışlardı. Bunun sebebi canavarın daha da güçlenmiş olarak geri dönmesi. Sert zırhı ve yaptığı ölümcül saldırılarla bütün oyuncuları tek hamlede öldüren bir canavara dönüştü Tequatl.


Bu yama ile yeni miniler, yeni boyalar, tequatl etkinliğinden gelen yeni backpack coverı, ascended silah skinleri de geliyor. İsterseniz fragmana bir göz atalım:



Ayrıca yama notları ile ilgili ve gelen nesnelerin özelliklerine Guild Wars 2 Wiki'den göz atabilirsiniz.

Sağlıklı Ses için Vokal Ipuçları


Evet bu yazıda vokal yani ses tellerimiz için yararlı olabilecek birkaç ipucu vereceğim. Yazacaklarım kendi denemelerim ve araştırmalarım sonucu topladıklarım bir araya getirilmiş bilgi yumağıdır. Vokal tekniği, ses rengi çok önemli tabi ki ama sağlıklı ses tellerine sahip olmazsanız bunları maksimum düzeyde kullanabilmeniz pek mümkün değil. Ses tellerinin narin bir kas kütlesi olduğunu unutmayınız. Neyse başlayalım ipuçlarına.

1) Bol bol su için. Vücutta her zaman gerekli miktarda su bulundurmak, sürekli çok hızlı titreyen ses tellerinin zarar görmemesi ve maksimum performans alınması için oldukça önemli. Dengeyi sağlamak lazım. Aşırı kafein kullanımı ses telleri için pek hoş etkiler yaratmaz kurutur ve hareket kabiliyetini azaltır. Aynı zamanda alkol kullanımıda ses telleri için zararlıdır, bildiğiniz gibi alkol boğazdan geçerken yakar bundan ses telleride nasibini alır. İçinde su bulunduran meyve ve yiyecekler alternatif olabilir.
( Uygun miktarda alınan alkol ile boğazınızın temizlenmesini sağlayabilirsiniz, en iyi boğaz temizleyicilerden diyorlar! Ve kahve candır abartmamanız yeterli sağlıklı vokaller için. )

2) Sigara vokallerin büyük düşmanıdır. Bunu açıklamama lüzum yok sanırım. ( Kişisel Not: Sesimi geliştirmeye yönelik elimden geleni yapan biriyim ve sigara kullanıyorum. Zararlarını görüyorum nefes ve ses tellerimin esnekliği açısından. Eğer sizde benim gibiyseniz, diğer sağlık önlemlerine dikkat edin günlük egzersizlerinizi boşlamayın. Nefes açısından sporunuzu yapın, nefes çalışmaları yapın. Sigaranın zararını minimuma indirmek için. Fakat günlük sigara sayısını abartıyorsanız birkaç sene sonra sesinize güle güle demeniz gerekir. )

3) Ses tellerinizin dinlenmesine izin verin gün içinde. Eğer çok konuşan veya konuşmak zorunda kalan bir kişiyseniz. Gün içinde 15 dakikalık ses dinlendirmesi yapın, hiç konuşmayın.

4) Yüksek veya çok düşük notaları söylerken boğazınızı sıkmamaya çalışın tamamen rahat olmamanız durumda sakatlayabilirsiniz sesinizi.

5) Hastayken sesinizi yormamaya çalışın. Çalışmadan kendinizi kötü hissediyorsanız sadece küçük ısınma egzersizleri yapın.

6) Sabah kalktığınızda fırsat bulabiliyorsanız sesinizi ısıtacak egzersizler yapın. Dudaklarınızın, dillerinizin ve ses tellerinizin açılması için olan egzersizler. (Lip Trill, Tongue Trill diye arayabileceğiniz egzersizler. ) Ve sesinizi çok ittirmeden birkaç dizi söyleyerek ısıtın sesinizi.

7) Süt ve içinde süt bulunduran ürünleri tükettiğinizde ses tellerinizi bir tabaka kaplar bu şarkı söylemenizi güçleştirir, sizi mutsuz edebilir. Bu yüzden süt ürünlerini tükettikten sonra hemen şarkı söylemeyin, programınız varsa programdan önce süt ürünü tüketmeyin.

8) Yemeğin hemen ardından şarkı söylemeyin bu ses teli sağlığından çok şarkı söyleme kapasitenizi etkiler. Mide dolu olduğu için diyaframınızı yeterince kullanamazsınız. Durum böyle olunca yine kendinizi kötü hissetmenize ve güç gereken pasajları söyleyememenize sebep olur. Bu nedenle şarkı söylemeden önce çok fazla yemeyin çok açsanız açlığınızı bastırıp size enerji verecek atıştırmalar yapın.

9) Bir yerde rastladığım ses telleri için iyi gelen bir karışımı paylaşmak istiyorum. Söyleyeceğim şeyleri mikser ile karıştırıp bir parça ekmek ile tüketebilirsiniz.
    -5 havuç
    -2 kereviz sapı
    -2 elma
    -1 maydonoz demet
    -4 turp
    -4 sarımsak dişi
    -3 inç zencefil kökü

10) Ve son olarak sesinize sevginizi verin gözünüz gibi bakın üşütmeyin etmeyin özen gösterin ama abartmayın. Çok sıkıya gelmeyi sevmez ses sürekli atkıyla fularla gezmeyin sesime bişey olacak diye ses tellerinizde özgürlüğü sever. Sevdiğiniz şeyleri özgür bırakın !!! Şaka maka cidden abartmayın ters tepki alabilirsiniz.

Umarım işinize yaramıştır bu toplama bilgiler.
    
       

Evdeki Spor Salonu - Bölüm 3: Insanity Bol Bol Terlemeli Program



Insanity, tamamiyle kardio ve yağ yakımını amaçlayan ve belkide bu konuda bulabileceğiniz en güzel antrenman serisinden bir tanesi. Seviye olarak uygun olup olmadığınızı öğrenmek için ilk videosu olan fit testi yapmanız ve kendiniz ölçmeniz programı uygulama konusunda size fikir sahibi olmanız için olanak sağlıyor.

İnsanity 60 günlük bir program haftanın 6 günü uyguluyorsunuz ve etkisini en çok gösteren program olduğunu söylüyorlar bana kalırsa tamamiyle doğru. Düzgün ve uygun bir diyet programıyla istediğiniz kiloya ulaşmamanız için hiç bir sebep yok.

Insanity programında ekstradan hiç bir ağırlık veya başka bir ekipmana sahip olmanıza gerek yok bu da Insanity için uygulaması diğerlerine göre daha olası diyebileceğimiz anlamına geliyor. Benim tavsiyem ev de spor yapmayı düşünüyorsanız yapacağınız spor ne olursa olsun bir mat edinmeniz ve spor ayakkabısı giymeniz bunlar küçük ayrıntılarda olsa size çok büyük rahatlık sağlayacaktır.

Antrenmanları yaparken sesini açmanız antrenörü dinlemeniz sizi motive ederken antrenmanlar ile ilgili püf noktaları yakalamanızı sağlayacaktır.


Tokyo Game Show'da Metal Gear Solid Fırtınası

Tokyo Oyun Fuarı bu sene dolu oyuna, figürlere ev sahipliği yapıyor ama bu yazı benim fanboyluğunu yaptığım oyunla ilgili Metal Gear Solid 5: The Phantom Pain


Hideo Kojima bir kaç gün önce ve bugün olmak üzere 2 sunum yaptı yeni MGS oyunu için. İlk yapılan sunumda oyunda gece yapılan görevler gösterilmek istendi. Düşmanların devriyelerinden saklanma, düşmanların yerlerini tespit etme ve çeşitli sızma yöntemleri gösterilip anlatıldı.

En ilginci işe düşman tarafından tespit edildiğimizde oyun kısa bir süreliğine ağır çekime giriyor ve hızlı hamle yapabilmemiz için bize olanak sağlıyor. (Buna çoğu oyuncunun tepki gösterdiğini belirtmeliyim öncelikle.) Ben bu sistemin yeni oyun için bayağı iyi olduğunu düşünüyorum çünkü oynadığımız karakter Big Boss ise ve koskoca seriyi başlatan esas adam oysa, efsanevi askerse bu yeteneklerini ortaya çıkarması gerekli. İlk oynanış demosunu paylaşayım o zaman:



İkinci sunum ise bugün fuar saatine göre öğlen saatlerinde bize göre sabah 5-6 gibi gerçekleşti. Hideo Kojima yeni MGS'in yeni bir PS4 demosunu göstermek için oradaydı. Bu sefer oyunumuz gündüz durumundaydı ve alternatif ulaşım yollarıyla bir kez daha düşmanlarımızı nasıl hedefleyip gözlemleyebileceğimizi gösterildi. Bu yeni oynanış videosunun asıl amacının gizlilik olmadığını kavradık ama ilerleyen dakikalarda. Demin bahsettiğim tespit edildiğimizde zamanın yavaşlaması olayına kapıldığında bu sefer olayın akmasına izin verildi ve MGS oyunlarının en gerici, heyecan verici kısmına 'alarm durumu'na geçildi.

Big Boss'un dövüş yeteneklerinin bayağı gelişmiş olduğunu göreceksiniz izlediğiniz zaman. Özellikle MGS:Peace Walker'dan alınan zincirleme cqc kombolarını yeni oyuna uyarladıklarını görüyoruz. Çatışma sırasında güvenli yerlere zıplayabiliyoruz, yerlerde yuvarlanabiliyoruz ve kim bilir göremediğimiz daha ne hareketler olacak oyun çıktığında. İyisi mi size 2. oynanış videosunu sunayım:



Ülkemizde çok ilgi görmeyen ve çok küçük kitlesi olan bir oyun serisi Metal Gear Solid ama bir oyuncu olarak hikayelere önem veren, kuru şiddet yerine içinde anlam taşıyan savaşlar verilen bir oyunu görmezden gelmenizi öneremem malesef. Eğer seriye yabancı biriyseniz bile mutlaka bakmanız gereken bir oyun.

Evdeki Spor Salonu - Bölüm 2: P90x Home Fitness Program


P90x evde spor yapmaya karar verdiğimde denediğim ilk program. Toplamda 3 ay süren bu program ortalama 1-1.30 saat süren ve haftada 6 gün yapmanız gereken bir program. P90x kas kütlenizi arttırırken yağ yakmanıza da yardımcı oluyor.

Sahip olmanız gereken dumbell lar ve barfix barı bu sporu herkesin uygulamasını biraz daha zorlaştırıyor.
Sporu rahat bir şekilde yapabilmeniz için ortalama 3-4 metrekare bir alana ihtiyacınız var. Spor geçmişi olmayan veya yüksek kilolarda zayıflamak için spor yapmaya başlamayı düşünen insanlar için P90x fazla zor gelebilir.

P90x' e yeni başladığımızda hareketlerin tekrar sayılarını yapabildiğimiz kadar yapmalıyız. Video larda izlediğimiz kişiler spor geçmişi olan ve bu işi uzun süredir devam ettiren insanlar oldukları için moralimizi bozmamıza gerek yok örneğin videoda 15-20 arası barfix çekmekten bahsediyorlarsa siz bu hareketi yapabildğiniz kadar yapmalısınız.

Hareket bittikten sonra kaslarınızda hafif bir sızlama ya da hafif bir yanma hissediyorsanız evet istediğiniz kas grubunu çalıştırmışsınız demektir bunu yazma sebebim ben hareketlerin hepsini yapamıyorum diyerek kaslarınız çalıştırmadan bir sonraki harekete geçmemeniz.

Başlarken spor yapmayı her gün zaman ayırmayı angarya olarak değil her gün yaptığınız yaşamınız için gerekli olan rutinleri tekrar ediyormuşsunuz gibi düşünmelisiniz, yemek yemek gibi. Aksi taktirde 3 ay sizin için kendi gelişiminiz izlemekten ve keyif almaktan çok işkenceye dönüşecektir bu durumda 3 ayı tamamlamanız bile bir mucize olur.

Bunun dışında yapmanız gerekenler videolarda eğitmenler tarafından sizlere ayrıntılı bir şekilde anlatılıyor. Spor yaparken eğitmenleri dinlemeyi alışkanlık haline getirirseniz hem daha iyi motive olursunuz hemde antreman arasında verdikleri ipuçlarını yakalama fırsatınız olur veya türkçe alt yazılarını internette biraz arama yaparak bulabilirsiniz.

Bahsetmem gereken en önemli şeylerden birisi internette karşılaştığınız önce ve sonrası fotoğraflarının gerçeği her zaman yansıtmıyor olabileceği. Yurt dışında gıdaların ve sporcu takviyelerinin fiyatları ülkemizdekine göre çok farklı olduğu için maalesef yurt dışındaki bireyin 3 ay P90x yapması ile yurdumuzdaki bir bireyin 3 ay P90x i tamamlaması çok farklı olabiliyor. Özellikle besin alımına bağlı kas gelişmesi ve yağ yakımı yüzdeleri değişiyor.

Evdeki Spor Salonu - Bölüm 1: Giriş








Sağlıklı yaşayabilmemiz için spor yapmanın gerekli olduğunu artık hepimiz biliyoruz ve sporu hayatımıza belli oranda yerleştirmeye çalışıyoruz. Spor yapmak için elimizde koşmak veya yürüyüşe çıkmak, spor salonuna gitmek gibi imkanlar olabilir fakat buna zaman ayıramayan insanlar spor yapmaktan soğumalı mı ya da zamanım enerjim yok diye kestirip atmalı mı ?

Cevap hayır,

Kilo vermek veya kas kütlenizi arttırmak ya da sadece fit bir vücuda sahip olmayı isteyen insan sayısı bir hayli fazla ama spor salonuna gidecek zamanı ve salona gidip de ilgisiz antrenörlerden dolayı sonuç alamamış insan sayısı çok fazla.

Her şeyden önce unutmamız gereken şey sağlığımızı korumak ve yaptığımız spordan maximum performansı almak için kişiye özel yapılmış diyet programına doğru bir şekilde uymak.

Bizzat uygulamış olduğum programların tanıtımlarını diğer konularda bulabilirsiniz.

20 Eylül 2013 Cuma

Alice in Chains 2013 Albümü - The Devil Put Dinosaurs Here

 
Albüm çıkalı baya oluyor aslında fakat ben yeni denk geldim ve görüşlerimi sunmak istedim size. Geç olsun, güç olmasın değmi?

Albümümüzün adı The Devil Put Dinosaurs Here, şair diyor ki şeytan bıraktı dinazorları buraya. Albümün çıkış tarihi 28 Mayıs 2013. Ekim 2012 den Aralık 2012 ye kadar sürmüş çalışmaları, albüm Henson Recording Studio da kaydedilmiş, kayıt açısından incelersek albümü yine birçok enstrüman kullanılıp tatlı bir gürültü yaratmış grup, enstrumanlar olabildiğinde içiçe sokulmuş ayırt etmesi bazen zor olabiliyor.

Müzikleri yine bahsettiğim gibi gürültülü, şahsen akustik konserlerini daha çok seviyorum. Ama tarzlarından pek birşey kaybetmemişler, hep beraber söylüyorlar şarkıları yine. Müzikal açıdan tanıdığımız Alice in Chains olmalarına rağmen albümdeki bazı şarkıların melodileri bir süre sonra rahatsız etmeye başlıyor. İki tur dinledim henüz albümü gerçi ilerleyen zamanlarda fikrim değişebilir. Yinede efenim çok tatlı sololar koymuşlar.

Kapaktan bahsetmek gerekirse bir dinazor kafası kullanmışlar, aynı zamanda kırmızı fona steganografi yapılmış bir dinazor kafası daha saklanmış diğer tarafa bakan. Bence hoş olmuş sade ve ilginç.

Albümdeki şarkıların listesini vermek gerekirse:

Hollow ( 5:41 )
Pretty Done ( 4:35 )
Stone ( 4:22 )
Voices ( 5: 42 )
The Devil Put Dinosaurs Here ( 6:38 Jerry Cantrell, Sean Kenney, Mike Inez yazmış )
Lab Monkey ( 5:58 )
Low Ceiling ( 5:15 yine Jerry Cantrell, Sean Kenney, Mike Inez )
Breath on a Window ( 5:19 )
Scalpel ( 5:21 Jerry Cantrell, Sean Kenney, Mike Inez )
Phantom Limb ( 7:07 Jerry Cantrell, Sean Kenney, Mike Inez, William DuVall )
Hung on a Hook ( 5:34 )
Choke ( 5:44 Jerry Cantrell, Sean Kenney, Mike Inez )

Yani albümü 1 saat veya biraz daha uzun bir sürede dinleyebiliyorsunuz, iyi dinlemeceler !

18 Eylül 2013 Çarşamba

Diablo III Auction House'ı Kapanıyor


Diablo'nun sorumlu abileri dün yaptıkları bir açıklamayla Auction House uygulamasını tamamen kaldıracaklarını bir video ile açıkladılar.

Oyunu takip eden biriyseniz Diablo III'ün tam bir para kazanma yuvası olduğunu düşünen ve botların kol gezdiği bir oyun olduğunu biliyorsunuzdur. Tabi ki gerçekten seriyi sevenler bu para döndürme işine oldukça kızgındılar ve oyunu bırakmaları uzun sürmedi.


Blizzard'da yaptıkları hatanın farkına önceki fuarlarda vardıklarını belirtmişti ve şimdi geri adım atmaya başlıyorlar. Çoğu oyuncu Auction House'ın tamamen kapanmasına çok sevinirken para için oyunu alanlarsa hayal kırıklığına uğramıştır sanırım.

Bahsedilen bu yama 18 Mart 2014 tarihinde gelecek dediklerine göre ve bu süre zarfında zararınız var ise bunu kapatmanız için size zaman tanıyor Blizzard. Gerçekten yeni çıkacak ek paket için böyle fedakarlıklar çok stratejik olmuş değil mi? İsterseniz videoya bir göz atalım:


Naruto: Ultimate Ninja Storm 3 PC için Geliyor!


Güzel bir haber aldım bugün. Uzun zamandır konsolda serileri çıkan Naruto oyunlarının sonuncusu UNS3 Steam versiyonu ile PC'ye çıkıyormuş.

Yalan olmasın konsol kullanıcısı olmadığım için çok kıskandığım bir dalgaydı bu ama sanırım sonunda benim gibiler de Naruto oynayabilecek.

Yeni versiyon aslında konsol versiyonu ile aynı ama biraz daha yenilenmiş versiyonu diyebiliriz. Görsel açıdan bolca eklemeler yapılmış, DLCler tıkılmış bir versiyon bu sefer. (Steam'in olduğu yerde DLC'yi garipsemiyoruz zaten, tek istediğimiz parayla oyun kazandırmamaları)


Oyunda, eski ve yeni seride bulunan çoğu karakteri yönetebiliyoruz ve bunları çevrim içi ortamda başka oyuncularla kapıştırabiliyoruz. Oyunun ayrıca hikaye modu mevcut ve hikaye modunda sizi gaza getirmek için bolca güzel müzik, ara sahne kullanılmış.

İsterseniz fragmana göz atabilirsiniz, oyun çıktığı zaman almayı düşünüyorum ve aldığında incelemem ile tekrar burada olmayı planlıyorum.


17 Eylül 2013 Salı

Rocksmith Inceleme





Uzun zamandır adını ve şanını duyduğum oynamak istediğim bir oyundu Rocksmith, sonunda oynayabilme fırsatı buldum ve yorumlarımı sizinle paylaşmak istiyorum. Oynanışı gösteren bir video çekmek isterdim ama oyun videosu çekebilme özelliğim ne yazık ki yok, belki daha sonra biraz yardım ile video ekleyebilirim buraya.



Diğer sitelerden farklı olarak sistem gereksinimlerini hemen bu link ile verip yorumlamaya başlamak istiyorum. Linkin sizi göndereceği forumda offical gereksinimler yazmaktadır.

Evet yorum safhasına geçelim. Oyunu oynayabilmek için gerçek kanlı canlı, etli butlu bir gitara ihtiyacımız var. Evet kendi gitarımızı bağlıyoruz. Kesinlikle bu olay devrim niteliğinde. Ve oyun paketinden ayrı alacağınız Real Tone Cable adında içinde kendi pre-amp ı bulunan bir kablo almanız gerekiyor yaklaşık 100 lira değerinde bu kablo.Ve tabi ki oyuna sahip olmanız gerekiyor. En kestirme yol bu kablo ama kablo olmadanda bilgisayara bağlama yöntemleri mevcut. Eğer direk jack bağlamak isterseniz bir adet Line in dönüştürücüye ihtiyacınız var jack için ve internette bulabileceğiniz bir dosya ile yamalamanız lazım oyunu. Bunu müzik dükkanlarda ve bazı bilgisayarcılarda bulabilirsiniz. Ve iyi bir ses kartına ihtiyacınız var, ben m-audio fasttrack 2 ile test ettim biraz uğraştırsada başarılı sonuç aldım. Eğer evde kayıt ile uğraşmıyorsanız muhtemelen standart onboard bir ses kartına sahipsinizdir. Ve iyi bir ses kartınız yoksa karşımıza Latency ( gecikme ) problemi çıkıyor. Bunu Asio adı verilen ses yazılımı ile minimuma çekebilirsiniz ki yinede tadınızı kaçıracaktır bu durum. Bildiğiniz üzere kaliteli ses kartlarının fiyatı biraz yüksek bu yüzden en kestirme çözüm kabloyu edinmeniz ki kablo ve oyunun beraber satıldığı daha ucuz ve hoş paketler mevcut. Ha eğer playstation veya xbox için alacaksanız oyunu kablo şart sayın okuyucular.

Yorum safhasına henüz geçemediğimin farkındayım. Şimdi geçiyorum. 2 açıdan yorumlayacağım. Oyun olarak eğlendirme ve eğitsel açıdan. Gerçek gitar bağlamaya izin vererek kişinin kendini eğitme olanağı sağlıyor oyun, daha önce çıkan Guitar Hero tarzı benzer oyunlardan farklı olarak.

Oyun olarak gerçekten tatmin edici, rock müzik sever herkesin tad alabileceği bir oyun. Gayet hoş şarkılarla beraber geliyor oyun ve oyunu alarak internet sitesinden ücretsiz yeni şarkıları indirebilme imkanına sahip oluyoruz. Böylece sıkılmadan bol bol şarkı çalabiliyoruz. Oyuna girdiğimizde gitarı tanıyor ve akord etmemizi istiyor, karşımıza gelen tuner sayesinde rahatlıkla hallediyoruz bu bölümü ve şarkıları çalmaya başlıyoruz. Ayrıca girişte gitarı ve penayı nasıl tutacağımız, tellere nasıl vuracağımız hakkında bilgi veriliyor eğitimimiz hemen başlıyor yani. Her bölümde 2 şarkı 1 sahne gösterisi ve bir teknik eğitimi bölümü var. Teknikler Hammer-on, Pull-off, Slide, tek nota çalma, akor basma gibi bölümler halinde gayet etkili oyun parçaları halinde sunulmuş. Şarkılarda öğrendiğimiz teknikleri kullanıyoruz. Yeni bir şarkıya başladığımızda ilk seviyeden başlıyor ve şarkı ilerledikçe hata yapmama oranımıza bağlı olarak çalımı zorlaşıyor şarkının, teknikleri daha ileri seviye kullanmaya başlıyoruz. İlerliyoruz para kazanıyoruz alışveriş yapıyoruz falan devamında. Böylece eline daha önce gitar almamış biri birkaç gün belki hafta oynadıktan sonra oyunu kapatıp eline aldığında bir iki numara yapabilecek bir hale gelmiş olacak.

Eğitsel olarak oyunun artılarından kısaca bahsetmek gerekirse;
- Gitar anatomisine aşina oluyoruz
- El koordinasyonumuz artıyor
- Başlıca teknikleri öğreniyoruz
- Melodi, riff kütüphanemiz genişliyor

Eksilerden bahsetmek gerekirse;
- Her ne kadar eğitici olsada hala oyun
- Gerçek ve bilinçli yapılan bir egzersiz kadar eğitici değil, kıyaslanınca tamamen vakit kaybı
- Gitarist olmak isteyen biri ben bu oyunla çalışırım yeter derse zamanlama problemleri ortaya çıkar ve düzeltmesi pek zordur. ( Oyun notayı biraz önce veya biraz sonra basmamıza izin veriyor. )
- Bütün eksiler bir tane eksi oldu sanırım ama çok görünsün yapcak birşey yok.

Birde benim çok fena kafamı karıştırıyo ben akan çubuklara renkli ışıklara alışık değilim çalarken. Son sözümü söylüyorum ve gidiyorum. Başlı başına eğitim malzemesi değil fakat, bir oyun olarak çok etkili bir yöntem. Oyun olarak düşünüyorum sadece diyorsanız süper eğlenceli fakat gitar çalıcam gitarist olucam ben diyorsanız 1 saat oynayın sonra gidin gitarınıza çalışın metronomunuzla notanızla tabınızla arkadaş.

16 Eylül 2013 Pazartesi

Chordify - Akor Bulmalı Site



Gezinirken gördüğüm bir siteyi paylaşmak istedim. chordify.net bize akorlarını bulamadığımız şarkıları upload edip veya youtube linki vererek akorları bulmada ve şarkının zamanlamasını çıkarmada yardımcı oluyor. Yardımcı oluyor diyorum çünkü sanırım site geliştirme aşamasında. Tamamen çalışmıyor, bazen akorlar kusursuz bir halde çıkmıyor biraz oynamak gerekiyor, zamanlama ise çoğu zaman doğru çıkmıyor hep bir kayma oluyor. Tabi ki hepsine rağmen çok yararlı bir site enstruman çalıyorsanız. Biraz üstünde düşünerek oynayarak kafanızın karıştıran her şarkıyı çözebiliyorsunuz.




















Şarkıyı seçtikten sonra kısa bir upload ve işleme safhasından sonra karşımıza böyle bir sayfa geliyor. Kutucuklar şarkının zamanını gösteriyor ve hangi vuruşta hangi akorun girdiğini gösteriyor kutuların içinde. Eş zamanlı olarak şarkıyıda çalabiliyorsunuz site üzerinden kutucuklar şarkıyla beraber ilerliyor ve beraber çalma imkanı veriyor size. O kadar ki videosunu bile izleyebiliyoruz şarkının ! Site kusursuz hale büründüğünde mükemmel olacağına inanıyorum, şu haliyle bile çok güzel bir fikir ve kullanışlı. Size bir giriniz bakınız bir iki şarkı upload ediniz zihnimiz açılsın.

http://adf.ly/pccSH


Solid State Disk Inceleme








Öncelikle SSD yani Solid State Disk daha iyi ve verimli bir şekilde bilgilerimizi depolamamıza olanak veren yeni teknoloji ürünüdür. HDD lerin boyutlarının çok artması fakat buna rağmen halen elektrikli motor ve disk üzerinde ki sektorlere yazma işlemi yapıyor olması performans ihtiyacını karşılamamaya başlamıştı.

Mekanik bir harddiskin ortalama yazma hızı 200mb/sn iken SSD lerde bu hız 1gb/sn dir. En büyük avantajı ise mekaniklik ses ve ısıyı ortadan kaldırmış olmasıydı.

Mekanik hardisklerde mekanik diskin üzerindeki veriler okuma/yazma kafası tarafından okunurken SSD de veriler NAND flash yongaların da saklanır ve bu yongalar bilgisayarınızın içindeki RAM mantığı le çalışırlar.


Avantajlarından bahsedecek olursak;

*Uygulama performanslarını gözle görülür ölçüde arttırır.
*Disk birleştirme gerektirmez.
*Okuma ve yazma gecikme süreleri çok düşüktür.
* Bilgisayarınızın çok daha hızlı çalışmasını sağlar.

Dezavantajları;

*SSD'lerin ömrü harddiskler
e göre çok daha azdır.
*Yeni bir teknoloji olduğu için boyut/fiyat oranı harddisk'e göre çok daha farklıdır.



Aşağıdaki video'da SSD ve harddisk in arasındaki farkın nasıl olduğu görülebiliyor.













Madison Square Garden Led Zeppelin North American Tour 1973


Evet bu yazımda en sevdiğim, beni en çok etkileyen gruplardan, hayatımın şarkılarından olan Stairway to Heaven ı yazmış olan Led Zeppelin'in en iyi performansını çıkarmış olduğuna inandığım '73 Madison Square konserinden bahsetmek istiyorum size.

Tur grubun House of Holy albümlerinin yayınlanmasından sonra başladı. 4 Mayıs 1973 ten 29 Ekim 1973 e kadar devam etti. Yaklaşık 56.800 kişiye konser verdiler ve konserler her açıdan patlama yaşattı. Tur boyunca 4 milyon dolar dan fazla para kazanıldı. Peki bunu hakettilermi gerçekten? Ne biçim bir soru sordum kendime tabi ki hakkettiler. Tamamen hazırlıklıydılar ve bu konserleri kutsallaştırmak için hareketlerini seçtiler. Jimmy Page şeytan ile yaptığı anlaşma ile kazandığı tekniğinin tüm inceliklerini gösterdi. Robert Plant söylerken şarkıları ve seyircileri hissetti. Tamamen mükemmel bir performans, sadece kayıtlarını görmüş olsam bile büyülendim, onları canlı dinleyebilme imkanım olsaydı eminim hayatımın zirvesi olurdu ve orda kalırdım oturur kalırdım beni bugün orda bulabilirdiniz.

Biraz tourlist lerinden bahsetmek gerekirse:

  1. "Rock and Roll"
  2. "Celebration Day"
  3. "Black Dog"
  4. "Over  the Hills and Far Away"
  5. "Misty Mountain Hop"
  6. "Since I've Been Loving You"
  7. "No Quarter"
  8. "The Song Remains the Same"
  9. "The Rain Song"
  10. "Dazed and Confused"
  11. "Stairway to Heaven"
  12. "Moby Dick"
  13. "Heartbreaker"
  14. "Whole Lotta Love"
Encore parçalar ise:

- The Ocean
- Communication Breakdown
- Thank You
- Dancing Days

Böyle bir listeleri vardı. Benim en en favorilerim Since I've Been Loving You ve Stairway to Heaven bide bide Moby Dick tabi ki.

Evet birazda şarkıları paylaşalım değilmi. Bu arada paylaşacağım videolar The Song Remains The Same adlı filmden. Film dediğimde belgesel tadında Madison Square Garden konserinin çekimi. Edinip izlemenizi tavsiye ederim çok tatlı diyaloglar var ve görüntü çok kaliteli. Blue-ray versiyonuda var. Neyse buyrunuz dinleyiniz.

                                                           Since I've Been Loving You

                                                                 Stairway to Heaven



15 Eylül 2013 Pazar

HTC OneTanıtımı







HTC nin geçtiğimiz yıl piyasaya sürdüğü One modelini bir de kendimiz inceleyelim.
Akıllardaki en büyük soru işaretlerinden birisi olan bu fiyata değer mi? Sorusuna cevap bulmaya çalışacağım.

Öncelikle genel özelliklerinden bahsedeceğim;

Kendi sitesinde de sizin ana ekranınız dünyanız başlığıyla tanıtılan Blink feed özelliği. Almak istediğiniz güncel haberler takip ettiğiniz yayınlar ve bültenler hakkında size beklediğinizden daha özel ayrıntılara çok kolay bir şekilde ulaşmanızı sağlıyor.



Htc Zoe ile birlikte fotoğraf çekmek yeni bir boyut kazanıyor adeta.Fotoğraflarınızda tek bir kare yakalamak yerine htc UltraPixel kamera sayesinde 20 fotoğrafa kadar 3 saniyelik videoyu otomatik olarak çekerek galerinizdeki fotoğraflara bakmaktan çok o anı izliyormuş özelliği katıyor.










Son olarak dış kasasından söz etmek istiyorum tek parça ve ince bir tasarıma sahip olmasına rağmen elimizden kayarak düşmesi oldukça zor.








Htc One hakkında başlıca özellikler;

Boyutları
137,4 x 68,2 x 9,3mm




Ağırlık
143gr



Ekran

4,7 inç, Full HD 1080p, 468 PPI



Htc One kullanıcısı olarak bu saydığım özellikler ve uygulamalar ile geliştirilebilirlik açısından önü çok açık bir telefon ve her türlü performans ihtiyacınızı karşılayabilecek bir potansiyele sahip.

Sonuç olarak evet vereceğiniz parayı gerçekten hakkettiğini düşünüyorum.